TOSBAĞA TV
" HAYAL ET ve HAREKETE GEÇ "

14 Kasım 2010 Pazar

Bir 'Memleket Adamı' Hikayesi

Arkadaşlar sizlerle Melih Arat'ın kaleme aldığı bir biyografiyi, mücadele içinde geçen bir hayat hikayesini paylaşmak istiyorum.Sonuna kadar okumanızı tavsiye ediyorum.

MELİH ARAT
İşadamı fabrikası: Hasan Balcı
Bazen tarihte dünya üstünde özel bir an olur ve özel bir insan belirli bir coğrafyaya lütuf olur. Kahramanmaraş'ta 1 Ocak 1934'te özellikle Türkiye'de ve Avrupa'da sayısız insanın yaşamında olumlu büyük değişikliklere yol açan bir çocuk doğdu.


Bu küçük çocuk daha henüz ilkokuldayken babasının teşvikiyle bağlarında çalıştı. Ağabeyleri askere gidince babasının talebiyle, çok başarılı bir öğrenci olduğu ortaokul ikinci sınıftan ayrılarak babasının yanında çalışmaya başladı. İş hayatına bu kadar küçük yaşta atılan çok insan vardır; ancak bunlardan çok azı büyük bir işadamı olur. Yirmili yaşlarında Elazığ'a ticaret için yaptığı bir seyahatten sonra 8 köşeli bir şapka takmaya başlayan bu genç, gelecekte sadece fabrikalar kuran bir işadamı olmayacak, işadamları yetiştiren bir fabrika olacaktı.
Genç yaşta elde ettiği başarılar, büyük bir itibar kazanmasına yol açmıştı. Askerlik bittikten sonra, görevini tamamlayan gençler komutanlarını ziyaret ederler. 8 köşeli şapkalı bu genci ise askerlikten sonra komutanları evinde ziyaret ediyordu. 8 köşeli şapkasını neredeyse ölünceye kadar başından çıkarmayan bu genç, şaşırtıcı bir şekilde 20'li yaşlarından itibaren kendinden küçük gençlere rehberlik yapmaya başladı. Müthiş bir sosyal zekâya sahip olduğu için tıpkı bir mıknatıs gibi cevheri olan insanları kendine çekiyor ve bir pusula gibi onlara yön gösteriyordu. 8 köşeli şapkalı bu insan, 20'li yaşlarından itibaren hayatında, lider yetiştirme işini kendine bir iş edinmişti. Gençlerin enerjilerini ya spora ya eğitime ya da iş hayatına odaklıyordu. Tıpkı bir üniversite gibi Türkiye'yi kalkındıran insanların yetişmesine vesile oluyordu. Rehberlik yaptığı insanlar, Türkiye'nin en büyük müesseselerini kurdular. Dünyayı geliştirmek için büyük bir sorumluluk duygusu taşıyan bu genç, önce dünya çapında bir profesör ve sonradan Diyarbakır Belediye başkanı olan Prof. Dr. Ahmet Bilgin gibi, büyük değerlerin çocuk yaştan yetişmelerine katkıda bulunmuştu. Önemli olan bir fabrika kurmak, bir işletme kurmak değildi. Fabrikalar kuracak, büyük işler yapacak insanlar yetiştirmekti.
8 köşeli şapkasını başından çıkarmayan bu genç, insanı gerçekten başarıya taşıyan girişimcilik zekâsı, ticaret zekâsı, sanayicilik zekâsı gibi henüz literatüre bile girmemiş zekâ türlerini şapkasının altında barındırıyordu. Bu zekâ türleri kendisinin Kahramanmaraş bölgesinin birçok ilklerini yapmasına imkân tanıdı. İlk modern çiftçilik uygulamaları, ilk çok ortaklı yağ ve iplik fabrikaları, ilk dünya kalitesinde iplik üreten fabrika hep bu 8 köşeli şapkalı gencin eserleriydi.
Kahramanmaraş'ta Kipaş isminde dev bir tekstil tesisi vardır. Günümüzde binlerce insanın çalıştığı ve milyarlarca dolar cirosu olan Türkiye'nin 32. büyük fabrikasının kurulması için iki idealist, zeki ve çalışkan genç 1980'lerde gayret ediyorlardı. 8 köşeli şapkalı işadamının fabrikasına da rakip olacakları halde, fabrikanın kuruluşunda teminat eksikleri olunca, sekiz şapkalı işadamı hiç tereddüt etmeden kendi evlerini ve fabrikasını ipotek vermişti. 8 köşeli şapkalı bu işadamı, başka insanları sanayici yapabilmek için hiç tereddütsüz kendi sermayesinden para veriyor; bazen sevdiği bir dostuna bu fabrikayı sana aldım; kazanınca bana ödersin diyor; bazen başka işadamlarına çok önemli temsilcilikler alıyordu. İstanbul'da sadece bir nefes almak için uğradığı bir kumaş toptancısını birkaç telefonla Türkiye'nin en büyük kumaş toptancısı haline döndürmüştü. Bursa'da kendi müşterilerini kendisine yine rakip olacak şekilde iplik fabrikatörü yapmıştı. 8 köşeli şapkalının yaptıklarını sıradan bir insan anlayamazdı. Amacı kendini kalkındırmak değil, memleketi kalkındırmaktı. Tarlalardaki pamuk, iplik olursa, kumaş olursa, elbise olursa, ihracat olursa memleket kalkınırdı. 30 Ekim 2010 tarihinde sonlanan 76 yıllık ömrü, bu kalkınmanın başarılması için hiç durmadan çalışarak geçti. Sayısız insana hiç akla gelmeyecek yardım ve hizmetlerde bulundu. Son 8 ayımı biyografisini yazmaya ayırdığım bu insan Kahramanmaraş ve Türkiye için bir lütuftu ve ismi Hasan Balcı'ydı. m.arat@za man.com.tr

m.arat@zaman.com.tr

14 Kasım 2010, Pazar

Sevgilerle, Tosbi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder